Sirküler
No: 350
Mahmut Akman
İş ve Sosyal Güvenlik Danışmanı
18 Şubat 2021
İşçinin kıdemi, iş sözleşmesinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın, aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler göz önüne alınarak hesaplanır. Aynı işverene ait iş veya işyerlerinde fasılalarla çalışma halinde önceki iş sözleşmelerinin kıdem tazminatını gerektirmeyecek şekilde sona ermesi halinde bu süreler için kıdem tazminatı ödenmeyecektir. Yargıtay kararlarında “aynı işverene bağlı işyerleri”tabiri geniş bir yoruma tabi tutulmuştur. Örneğin, aynı belediyeye bağlı değişik işyerleri (Yrg. 9. HD., 09.04.1982 T.,1982/2940 E.,1982/3520 K.), bir A.Ş.’nin iştiraki, bağlı ortaklığı durumundaki A.Ş.’lere ait işyerleri (Yrg. 9. HD.,02.11.1987 T.,1987/9215 E.,1987/9740 K.), bir holding çatısı altındaki ayrı şirketlere ait işyerleri (Yrg. 9. HD.,05.05.1987 T.,1987/4243 E.,1987/4582 K.) aynı işverene ait işyerleri olarak değerlendirilmektedir. Aynı işverene ait işyerinde aralıklı (fasılalı) olarak çalışan işçinin çalışma sürelerinin birbirinden bağımsız olarak dikkate alınması gerekmektedir. Önceki sözleşmelere ilişkin süreler kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona ererse, en son sözleşmenin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde feshedilmesi durumunda tüm çalışma süreleri birleştirilerek kıdem tazminatının hesaplanması gerekmektedir (Yrg. 9. HD.,22.01.2002 T.,2001/15182 E.,2002/539 K.). Örneğin, işveren (A)’nın yanında 2003 yılından 2005 yılına kadar çalışıp, sözleşmeyi sona erdiren bir işçi, 2006 yılında işveren (A)’ye ait herhangi bir işyerinde yeniden çalışmaya başlamış ve sözleşmesi 2007 yılında sona ermiştir. Bu işçinin toplam kıdem süresi 2003-2005 arasındaki 2 yıllık çalışması+2006-2007 arasındaki 1 yıllık çalışması=3 yıldır.