Sirküler

No: 426

Mahmut Akman
İş ve Sosyal Güvenlik Danışmanı
17 Mayıs 2021


Konuyu aşağıda özetine yer verilen Yargıtay Kararı ile belirtelim.

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 04.10.2016 tarihli 2016/24048 E. – 2016/15555 K. sayılı kararında;

Somut olayda, davacının iş sözleşmesi 06.08.2012 tarihinde 4857 sayılı yasanın 25. maddesinde belirtilen ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranması sebebiyle feshedilmiştir.

Davacı hakkında Başhekimlik tarafından tutulan 27.07.2012 tarihli tutanakta davacının görev yerinde bulunmayıp personel odasında olması nedeni ile acil servis nöbetçi asistan doktoruyla kavga ettiğinin belirtildiği, 01.08.2012 tarihli tutanakta davacının görev alanında durmadığı, ihtiyaç halinde cep telefonundan ulaşılamadığı, acil doktorlarıyla ciddi tartışmalar yaşadığı ve işlerin aksadığı hususlarının belirtilerek acil serviste görevlendirilmemesi gerektiğinin bildirildiği ve yine 03.08.2012 tarihli tutanakta ise iş disiplinin kötü olması, çalışanlarla yaşadığı sorunlarla acil sevisin huzurunu bozmakla kötü bir performans gösterdiğinin yazılı olduğu görülmüştür.

Bu tutanaklarla ilgili mahkemece dinlenen acil bölümde sorumlu hemşire olan tutanak tanıklarından … “davacının acil bölümünde çalıştığı süre boyunca bir kaç kez iş disiplinine uymaması nedeniyle şikayetler geliyordu, bu şikayetler nedeniyle tutanaklar tutmuştuk, bu tutanak içerikleri doğrudur, davacının acildeki bir doktorla tartışması olmuştu, bu tartışmaya tanık olmadım, sonradan duydum, ayrıca bu olaydan sonra da davacının görev yerinde bulunmaması nedeniyle şikayet olmuştu, bundan sonra davacının iş akdi feshedildi, biz durumu idareye bildirmiştik” şeklinde beyanda bulunmuş olup diğer tutanak tanığı sorumlu hemşire … “davacı görev yerinde pek durmuyordu, bu sebeple sürekli şikayet alıyorduk, biz kendisini bir çok kez uyardık, ancak bir gelişme olmadı, en son acil servisteki bir doktor arkadaşla tartıştığı yönünde şikayet geldi, bu şikayet nedeniyle tutanak tuttuk ve idareye bildirdik, bundan sonra davacı işten çıkartıldı,” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.

Davacının tartışma yaşadığı acil servis doktoru da davacı tanığı olarak dinlenmiş olup “olay günü acil bir EKG çekilmesi gerekiyordu, kendisini personel odasından telefonla aradım, telefonla cevap verilmeyince diğer personel aracılığıyla çağırdım, gelmeyince ben gittim, personel odasında cep telefonuyla konuşurken gördüm ve kendisine niye gelmiyorsun, gelsene dediğimde, o da bana “gelmiyorum ulan” dedi. Bunun dışında hakaret veya tehdit içeren bir söz söylemedi ve herhangi bir harekette bulunmadı,” şeklinde beyan vermiştir.

Davacının acil servis gibi dikkat ve özenin yüksek tutulması gereken bir bölümde çalışması karşısında tüm tanık ifadeleri, davacı hakkında tutulan tutanaklar ve özellikle davacının kendisine ihtiyaç olan acil bir durumda amiri konumunda olan acil servis doktorunun çağrısına uymayarak işinin başına gitmemesi ve doktora “gelmiyorum ulan” diyerek hakaret etmesi hususları gözetildiğinde işverence yapılan fesih haklı nedene dayandığı halde mahkemece hatalı gerekçeyle kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalıdır.

Duyuru listesine üye ol!

Proventus Sirküler ile sosyal güvenlik mevzuatı ile vergi mevzuatına ilişkin tüm değişikliklerden haberdar olun.

Invalid email address
Proventus Danışmanlık Limited Şirketi, e-posta adresinizi üçüncü kişi ya da kuruluşlar ile paylaşmayacağını ve amacı dışında kullanmayacağını taahhüt eder.